Türk mühendisleri tarafından geliştirilen özel bir yazılım sayesinde deprem sonrasında hasar tespiti anında belirlenebilecek. AFAD-RED adı verilen sistem, depremdeki her türlü can ve mal kaybını ortaya çıkaracak.
Yeni geliştirilen AFAD-RED ismi verilen yazılım sayesinde tahmini can kayıpları, yaralılar, binalardaki hasar ve yardıma ihtiyaç duyan kişi sayısı belirlenebilecek. Deprem Ön Hasar ve Kayıp Tahmin Sistemi’ndeki ( AFAD-RED) amacın, “Afet yönetim döngüsü içerisinde bulunan her unsur için afet alanına gitmeden önce karşılaşılabilecek resmi kabaca görebilmek” olduğunu ifade eden AFAD Deprem Dairesi Başkanı Ulubey Çeken; sistemin aynı zamanda hasar yapıcı depremden hemen sonra ya da hasar yapıcı deprem potansiyeli yüksek olan bir bölge için tahmini yapısal hasarları, can kaybı ve yaralılar ile tahmini geçici barınma hizmetine ihtiyacı olan kişi sayısını ortaya çıkaracağını söyledi.
Çeken, Türk mühendislerinin AFAD için geliştirdiği bu sisteme AFAD-RED adı verildiğine işaret ederek, sistemle depremin tüm boyutları hakkında önceden bilgi sahibi olacaklarını, gerekli ekipleri anında tespit edip ekiplerin o bölgeye anında yönlendirileceğini bildirdi.
Sistem Japonya’dan sonra Türkiye’de
Çeken, deprem kuşağında bulunan Japonya, Meksika, Romanya, Tayvan ve Amerika’nın ardından Deprem Uyarı Sistemi’nin Türkiye’de de uygulanmaya başlanması için çalışmaların başladığını söyledi. Bu sistem sayesinde deprem anındaki enerjinin boşalımı devam ederken sismolojik parametrelerin anında saptanacağını aktaran Çeken, bu uyarıların ilgili kurum ve kuruluşlara hızlı ve güvenli bir şekilde aktarılacağını belirtti.
Pilot iller Hatay ve Kahramanmaraş
Deprem Erken Uyarı Sistemi ilk olarak Hatay ve Kahramanmaraş illerinde uygulanmaya başlanacak. Ulubey Çeken, Hatay ve Kahramanmaraş’ın Türkiye’nin önemli sismik boşluk olarak görülen ve deprem beklentisi olan bölgeleri olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Bu sistem ilk olarak bu illerde devreye girecek. O bölgelerde gerçekleşen bir deprem anında yakındaki sanayi bölgelerine, enerji istasyonlarına, çevresinde varsa nükleer santrallere uyarı verilecek. Bu sayede sistemi anında durdurabilecek olası bir can ve mal kaybının da önüne geçilmiş olacak.”