45 Kişinin Öldüğü Dağ Apartmanı Davasında Karar
Erciş’te meydana gelen depremde yıkılan ve 45 kişinin öldüğü Dağ Apartmanı davasında 2 müteahhit ile mühendisin 8 yıl hapis cezası para cezasına çevrildi. Adaletin enkaz altında kaldığı davada üç kişi, ölen 45 kişi için günlüğü 20 liradan toplam 60 bin lira ceza ödeyecekler.
Radikal’in haberine göre, Van Depremi sırasında Erciş’te 45 kişiye mezar olan Dağ Apartmanı davasından karar çıktı. Erciş’te yıkılan ve 45 kişiye mezar olan Dağ Apartmanı davasında müteahhitleri ve inşaat mühendisine verilen 10’ar yıl hapis cezası iyi halden 8 yıla indirilerek, günlüğü 20 TL para cezasına çevrildi. Sanıklar Dağ Apartmanı’nda ölen kişi başına yaklaşık bin 400 lira ceza ödeyecek. Karara apartmanda ölenlerin yakınları “Vicdanlar sarsıldı, ölenlerin yakınları olarak biz bu kez adalet enkazı altında kaldık” dediler.
Türkiye 17 Ağustos için tazminat ödemeye mahkum edildi
Yeni Yüzyıl Gazetesi’nden Kenan Butakın’ın haberine göre, Van’da, 23 Ekim 2011’de 604 kişinin hayatını kaybettiği 7,2 şiddetindeki depremde yıkılan binaların sorumluları hakkında teker teker davalar açılmaya başladı. Bu davalardan biri de Erciş’te 45 kişiye mezar olan 7 katlı Dağ Apartmanı’nda yakınları bulunanların açtığı dava. Büyük çoğunluğu asker, polis ve öğretmen ailelerinin oturduğu Dağ Apartmanı’nda, binanın müteahhidi İrfan Dağ’ın eşi ve iki kızı da hayatını kaybetti.
Önce indirim geldi
Geçen hafta Erciş Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, yıkılan Dağ Apartmanı’nın müteahhitlerinden İrfan Dağ ve Celal Yıldız ile İnşaat Mühendisi Murat Kazancı, taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak suçundan 10’ar yıl hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme heyeti, kararda ilk olarak tutuksuz sanıkların tutum ve davranışları, gelecekleri üzerindeki olası etkileri ve geçmişleri gibi hafifletici nedenlerden dolayı sanıkların cezalarını, 8 yıl 4 ay hapis cezasına indirdi. Mahkeme, hemen ardından da Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 50’inci maddesine göre, cezaları para cezalarına çevirdi. Buna göre mahkeme heyeti, sanıkların ekonomik ve diğer şahsi hallerini de göz önüne alarak 3 bin 40 günü, günlüğü 20 TL’den para cezasına çevirdi. Böylece sanıklar, toplamda 60 bin 800 TL adli para cezası ile cezalandırıldı. Mahkeme heyeti 24 taksit ile ödenecek para cezasından birinin dahi süresinde ödenmemesi halinde geri kalan kısmının tamamının tahsil edilmesine ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine de hükmetti.
‘Temyiz edeceğiz’
Mağdur ailelerinin avukatlarından Suat Çakan, bir ihmal sonucu 45 kişinin hayatını kaybetmesinden dolayı verilen hapis cezasının para cezasına çevrilmesini, “Hukuka aykırı” diye değerlendirdi. Çakan, “Bu nedenle kararı Yargıtay’a taşıyacağız” diye konuştu.
AİHM kararı neydi?
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ise 17 Ağustos 1999 depremi için yapılan başvuruda Türkiye’yi yaşam hakkını ihlal etme suçundan sekiz vatandaşın başvurusu sonucu 128 bin euro (Yaklaşık 410 bin TL) tazminata mahkum etmişti. Mehmet Özel, Ali Kılıç, İsmail Erdoğan, Salim Çakır, Betül Akan, Menekşe Kılıç, Güher Erdoğan ve Şehriban Yüce Strasbourg mahkemesine yaptığı başvuruda yıkılan binalarının inşaatından sorumlu şirketin kötü ve eksik malzeme kullandığını iddia etmişti. Bu suçlama üzerine Türk makamları bu şirketin 3 ortağıyla birlikte, 2 teknik uzman hakkında dava açmıştı. Davalıların çoğu zaman aşımından dolayı beraat ederken, sadece 2 kişi hakkında hüküm verilmişti. Soruşturma izni verilmediği için, binalara gerekli izinleri veren memurların yargılanamamıştı. Türkiye’de iç yargı yolları tükendiği için AİHM’e giden vatandaşlar AİHM’deki hukuk mücadelesi sonucu 128 bin euro tazminat almaya hak kazandılar.